Yenilenmiş diri fay hattı haritası MTA tarafından paylaşıldı. Diri fay hatları ve riskli bölgelere ilişkin araştırmalar Türkiye'de 6 Şubat tarihinde yaşanan 7,7 ve 7,6 büyüklüğündeki üst üste depremlerin ardından deprem endişesi ile yoğunlaştı. Deprem bölgesinde ve Anadolu'da sarsıntılar sürüyor. Türkiye'de 45 ilde 5,5 ve üzeri deprem üretebilecek 485 diri fay bulunuyor. İşte 2023 Türkiye'de deprem riski olan Yakın iller ve ilçelerin Bolvadin’e uzaklıkları...(Kaynak :MTA)
MERKEZ İL-İLÇELER UZAKLIK KM
Bolvadin Afyonkarahisar - Çay 14
Bolvadin Afyonkarahisar - Dinar 163
Bolvadin Afyonkarahisar - Kızılören 143
Bolvadin Afyonkarahisar -Sandıklı 118
Bolvadin Eskişehir - İnönü 184
Bolvadin Isparta - Eğridir 166
Bolvadin Isparta- Senirkent 98
Bolvadin Isparta- Uluborlu 109
Bolvadin Konya- Akşehir 62
Bolvadin Konya- Altınekin 197
Bolvadin Konya-Doğanhisar 105
Bolvadin Konya- Ilgın 104
Bolvadin Kütahya- Gediz 222
Bolvadin Kütahya - Simav 252
Bolvadin ISPARTA 1.DERECE 153
Bolvadin UŞAK 1.DERECE 164
Bolvadin AFYONKARAHİSAR 2. DERECE 52
Bolvadin ESKİŞEHİR 2.DERECE 149
Bolvadin KÜTAHYA 2.DERECE 149
Bolvadin UŞAK 2.DERECE 164
Bolvadin ESKİŞEHİR 3.DERECE 149
1-Bolvadin’de Meydana Gelen Güncel Yüzey Deformasyonları Hakkında Bilgilendirme
15 Haziran 2021 tarihinde, Afyonkarahisar İli Bolvadin İlçesinde, ilçe merkezi ile Derekarabağ Köyü arasındaki asfalt yol ile bölgedeki tarım arazileri üzerinde bazı yüzey deformasyonları meydana gelmiştir. Ulusal basın tarafından da dikkatle incelenen bu deformasyonlar yolun bir süre ulaşıma kapanmasına neden olmuş, bölge halkı üzerinde tedirginlik yaratmıştır. 16 Haziran 2021 tarihinde Afyon Kocatepe Üniversitesi Deprem Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Doç.Dr. Çağlar Özkaymak bölgede incelemelerde bulunmuştur. Bu incelemelerde yüzey deformasyonlarının geometrisi ve kökeni üzerine elde edilen ön bulgular aşağıda özetlenmiştir.
Asismik yüzey deformasyonları (AYD), genellikle insan aktiviteleri sonucu yeraltı su seviyesinin düşmesi sonucu yüzey altındaki konsolide olmayan sedimanların sıkışmasına bağlı olarak gelişen oturma ilişkili deformasyonlar olarak tanımlanır (Özkaymak vd., 2017). Yüzey yarıkları ve/veya yüzey faylanması şeklinde gelişen bu deformasyonlar özellikle yerleşim alanlarında, su/doğalgaz boruları, kanalizasyon sistemleri, gömülü boru hatları gibi yüzey altında ve binalar, duvarlar, su kanalları, karayolu, demiryolu gibi yüzeyde yer alan insan yapımı kültürel eserler ve tesislere ciddi hasarlar vermektedir. Gelişen bu yüzey yarıkları genişleme gerilmesi ile ilişkilidir ve yarık düzlemine dik yönlü açılma geometrisine sahiptirler. Yeraltı su seviyesinin düşmesine bağlı olarak gelişen yüzey faylanmaları ise, o bölgede daha önceden var olan faylar boyunca meydana gelirler (Özkaymak vd., 2017). Batı Anadolu’da son yirmi yıldır yıkıcı deprem olmaksızın gelişen asismik yüzey deformasyonlarının varlığı birçok alanda rapor edilmiştir (Gürsoy vd. 1997; Demirtaş vd. 2008; Koca vd. 2011; Özkaymak vd. 2015). Bu alanlardan en belirgin olanı 1969 depreminin (M:6